Yazan
Mesaj

asil
Saygıdeğer üstadlarım öncelikle saygılarımı sunar, çalışmlarınızda başarılar

dilerim. Bilginize müracaat etmek istediğim husus şu şekilededir:
24.12.2011
İmar uygulaması ile oluşmuş bir parsel üzerinde yabancı uyruklu olupta ülkemizde

ticari faaliyette bulunan ve İstanbul Ticaret Siciline kayıtlı şirket tarafından

faaliyet alanına uygun işletme binası inşa edilmiştir. Bu binanın yapı kullanma izni

belediyesince verilmiştir. Tapuda parsel, ticaret siciline kayıtlı şirket adına

tescillidir. Şirket Federal Almanya'da bulunan bir Noter'den APOSTİLLE onayı

bulunan ingilizce metin ile Türkiye'de tapu maliki şirket çalışanlarına vekaletname

vermiştir. Aslına uygunluğu Türkiye'de bulunan Bir noterlikçe "tercümesi"

onaylanan vekaletnmede vekil edenlerin YETKİLİ KİŞİLER oldukları anlaşılmakta ve

bu durum Ticaret Sicil Kaydından da anlaşılmaktadır.

2010/4 sayılı genelgeye uygun hazırlanan cins değişikliği dosyası kontrol ve onay

için kadastro müdürlüğüne götürüldüğünde "Cins Tashihi" için yetkinin açıkça

yazmadığı gerekçesiyle işlem yapılmamaktadır. Apostille onaylı Vekaletnamanin

noter onaylı tercümesinde;

"Şirketimizi temsilen ... ili ... ilçesi dahilinde bulunan ..... kurumları ile Tapu ve

Kadastro Müdürlüklerinde tam yetki ile temsile, işlerimizi takibe ve

sonuçlandırmaya, .... inşaat ve iskan ruhsatlarını ile ilgili ve diğer işlemlerle iligli

her türlü ruhsatları ve izinleri almaya, KAYIT VE TESCİLLERİMİZİ YAPTIRMAYA, ....,

müracaat ve beyanlarda bulunmaya, .... şirket adına bilimum proje ve evrakları

tanzim ve tasdik ettirmeye... Tapu ve Kadastro Müdürlüklerinde iş takibinde

bulunmaya, elden evrak alıp vermeye, imzaya, ibraza, bu yetkilerin bir kısmı veya

tamamı için tevkil,teşrik ve azle mezun ve selahiyattar olmak üzere ..... kişileri

birlikte veya ayrı ayrı hareket etmek üzere vekil tayin ettik.

VEKALET VEREN: .........A.Ş."

Şeklinde düzenlenmiştir. Cins değişikliğinin Kadastro Müdürlüğünde kontrol ve

onayı için AYRICA ve AÇIKÇA yetki tanımlaması gerekli midir? 2010/7 Sayılı

genelgenin ilgili fıkrasında şekil şartının aranmayacağı ve yabancı ülkelerde o yerin

hukukuna uygun tanzim edilmiş APOSTİLLE onayı bulunan vekaletnmalerin kabul

edileceği açıklanmıştır. Müdürlüğün tereddüt etmesi ve yeni vekalet istemesi

doğru bir uygulama mıdır? Teşekkür ederim.

Sayfa 104 of 137
Żlk Önceki Sonraki Son