Yazan
Mesaj

hhancer
06 Haziran 2009 Cumartesi günü Kanal D isimli televizyon kanalında yayımlanan

"haneler" isimli programın bir bölümünde;
12.06.2009
Bir vatandaşın, Tapu Sicil Müdürlüğünde yaptıracağı işlemle ilgili olarak "rüşvet"

olgusu üzerinde durulmuş; ilgili memurun arkasında asılı tabelada "Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü"ne ait birim isimleri yer almıştır.

Bilindiği üzere, Anayasa'nın 28.maddesi uyarınca "basın özgürdür"; bununla

birlikte bu özgürlük elbette ki sınırsız değildir.

Bütün özgürlüklerde olduğu gibi, basın özgürlüğünün de, kişi ve toplum yararı

açısından sınırlanacağı tartışmasızdır. Kişinin onur ve saygınlığının korunmasına

ilişkin Medeni Kanun’un 24 ve 25. maddeleri ile Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi,

Anayasa’nın 28. maddesinde düzenlenen, basın özgürlüğünün, özel hukuk alanında

sınırlanmasıdır.

Bahsi geçen olayda, her ne kadar "Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü" hedef

alınmış olsa da kurum çalışanlarının hepsinin bu durumdan olumsuz etkileneceği

aşikardır.

Şöyle ki bu tv kanalı ülke bazında yayın yapmaktadır. Dolayısıyla çok geniş bir

izleyici kitlesine ulaşabilmektedir. Bu programı izleyen vatandaşların,

taşınmazlarına ilişkin işlemler nedeniyle Tapu Sicil Müdürlüklerine gittiklerinde,

orada çalışan memurlara bakış açılarının ne olabileceğini tahmin etmek zor

değildir.

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü bünyesinde yaklaşık 17.000 kamu personeli

hizmet vermektedir.Bu personel içinde görevini layıkıyla yapmayan, rüşvet alan

kamu görevlileri bulunduğu bir an düşünülse dahi, son derece özverili çalışan, en

düşük devlet memuru maaşı düzeyindeki maaşı ile çok fazla sorumluluk üstlenen,

dürüst personelin kişilik hakkı ne olacaktır.

Amacı sadece raiting olan bu seviyesiz kanal ve programı, yukarıda bahsettiğim

dürüst personelin kişilik hakkını açıkça ihlal etmiştir.Personelin, bu programın

toplum nezdinde meydana getirdiği olumsuz düşünce yüzünden "toplumdaki

saygınlığı" zedelenmiştir.

Bütün bunları bir kenara bıraksak bile, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü "Devlet

Tüzel Kişiliği" içinde yer alan bir kuruluştur. Bahsettiğim seviyesiz program aslında

"Devlet Tüzel Kişiği"ni de hedef almıştır.

Görevinin, "gülerken düşündürmek" olduğunu ileri süren bu seviyesiz programın

yapımcılarının baba ya da anneleri toplum nezdinde rencide etmekten

Sayfa 32 of 238
Żlk Önceki Sonraki Son