22/a çalışmalarında miktar fazlalıkları

22/a çalışması yapılan bir mahallede kadastro tutanakları incelemesi neticesinde, parsele 1937 yılı vergi kaydı uygulanmış ve parselin hududunun orman okuması nedeniyle vergi kayıt miktarına itibar edilmiş ve vergi kayıt miktarı verilerek kalan kısım ayrı parsel numarası altında Maliye Hazinesi adına tespit ve tescil edilmiştir. Örnek vermek gerekirse 100 nolu parsele uygulanan vergi kayıt miktarının 2000 m² olduğu ve bu durumun tutanağın edinme sebebinde belirtilerek 100 nolu parsele hududunun orman okuması ve kesinleşmiş orman sınırının bulunmaması nedeniyle vergi kayıt miktarı 2000 m² nin verilerek fazla kısmın 200 parsel numarası altında Maliye Hazinesi adına kesildiği, ancak yüzölçüm hesabında 4000 m² hesaplandığı ve 4000 m² üzerinden tescil edildiği. Paftasının da 4000 m² olarak tersim edildiği. Bu durumda nasıl bir uygulama yapmamız lazım. Yani parselin teknik evraklarında herhangi bir hata yok. Sadece vergi kaydı uygulamasında tutanakta açıkladığı halde vergi kayıt miktarına uyulmamış. Şahsi düşüncem 22/a uygulamasının kapsamını belirten yönetmeliğin 2. maddesine göre amacımız sınırlandırma, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermek olduğuna göre parselde teknik bir hata olmadığı için hesaplanan 4000 m² yüzölçümüne göre parselin kesinleştirilmesi yönünde. Diğer yönde yapılan bir uygulama yani vergi kayıt miktarına (2000 m²) uyularak işlem yapılması ileride hukuki sorumluluk getirir mi? Bu konuda sizin de görüşünüzü almak isterim.

Sn. "jeodezi" dikkatine;

Maalesef tartışmalı bir konu ama bence de yapılacak en doğru iş sizin önerdiğiniz şekildir. İleride sorun yaratır mı, bu soruya net cevap vermek zor ama dediğiniz gibi sizin sorumluluğunuz teknik konulardır... Ayrıca o parsel 10 yıldan fazladır, o sınırlar içerisindeki yer maliki tarafından kullanılmaktadır.

Parselin yüzölçümünü 2000 m2'ye düşürdüğünüzde duruma bakalım; o parsel belki bu arada defalarca el değiştirmiş olabilir. Son malik demez mi "Ben Devletin siciline güvenerek aldım, aldığım sınırlarda da bir değişiklik yok öyleyse, niye küçültüyorsunuz." Yargıtay kararları da; Devlet taşınmazları sınırları ile güvence altına alır diyor... Dolayısıyla başta da yazdığım gibi sizin görüşünüz doğrultusunda uygulama verilmesi en doğrusu olacaktır. ... Hüseyin KOÇAK