- İletiler: 11
- Size teşekkür edenler: 5
22-a uygulmalarında sonradan açılan yollar
- kemalpasakadastro
- Konu yazarı
- Çevrim dışı
- Yeni üye
Daha az
Daha fazla
9 yıl 8 ay önce #3980
Yazan: kemalpasakadastro
22-a uygulmalarında sonradan açılan yollar, kemalpasakadastro tarafından oluşturuldu
Sayın üstadım Hüseyin Koçak bey merhaba.
İmar planı olmayan ve plansız alanlar yönetmeliğine tabi olan A biriminde 22-a uygulaması yapılmaktadır. Bu birimin sakinleri tarafından kadastral paftasında işli bulunan bir yolun önemi çok iyi anlaşılmış durumdadır. Bu nedenle yapılan çalışma sırasında çok farklı şekilde yola terk istekleri gündeme gelmektedir. Bunlardan birincisi bir parseli ikiye bölerek arakadaki parsele yol veren çıkmaz yol durumudur. Bu tip yollar zeminde fiilen mevcuttur. Yolun geçtiği parsel maliklerinin tamamı(hisseli parseldir) tamamı yolun açılmasına muvafakat vermektedirler. Yol açıldığı zaman parsel köy yerleşim alanı sınırları içerisinde kaldığından dolayı 10 parçaya ifraz edilebilecek konuma gelmektedir. Zeminde de fiilen hissedarlar arasında sonradan açılan bu yola cepheli bir şekilde taksim yapılmış durumdadır. Eğer yol açılmaz ise mevzuat gereği parsel ancak 2 ye bölünebilmektedir. 22-a uygulama yönetmeliğinde sonradan açılan yolların ilgililerin muvafakine istinaden tapudan terkin edilebileceği belirtilmiş ise de kadastro çalışmaları sonrasında açılmış olan hangi tip yolların terk edileceği konusunda bir netlik olmadığı gibi ülkemizde bu konu ile ilgili bir uygulama birliği de henüz sağlanabilmiş değildir. İmar mevzuatına göre çıkmaz yol oluşturulamaz ve yola terk suretiyle ifraz işlemi yapılamaz. Şimdi yukarıdaki verilen örneğe göre 22-a uygulamasında sonradan açılan yol terkin edilmeli midir? Eğer terkin edilerek işlem gerçekleştirilir ise ileride bu işlemden dolayı uygulayıcılar hakkında bir rant oluşturulduğu gerekçesiyle işlem yapılabilir mi? Bu tür yollar terkin edilmeyip paftasında kesik çizgiler halinde gösterildiği takdirde Genel Müdürlüğümüzün muktezası doğrultusunda ilgililerinin encümen kararı aranmaksızın yola terk işlemi yapmaları mümkündür. Bu durumu da göz önünde bulundurduğumuz zaman nasıl bir yol izlenmelidir.
İkinci olarak tarımsal amaçlı olarak kullanılan sahalarda zeminde yılın belli zamanlarında (topağın işlenmesi-ürün hasadı gibi) belli belirsiz araç lastik izlerinin oluşturduğu ilk bakışta yol izlenimi vermeyen ve birkaç parselden geçmekte olan yolları parsel malikleri ısrarlı bir şekilde yola terk etmek istemektedirler. Bu tür bir uygulama sonrasında yolu olmayan parsel resmi olarak yola kavuşacak demektir.(bir nevi planı olmayan alanda yola terk işlemi) Bu tür talepler karşısında nasıl bir yol izlenilmelidir.
Aslında 22-a uygulama mevzuatında sonradan açılan yolların tapudan terkini maddesinin ruhu bu tür yolların mumumun kullandığı yolları kapsadığı, başka bir deyişle birkaç parsele ya da kişiye özel yolları kast etmediğini düşünmekle birlikte bu birimde ilk kez tesis kadastrosuna girilmiş olsa idi yukaıda bahsi geçen yolların tamamının kadastral paftasına yol olarak işleneceğini de göz önünde bulundurduğumuz zaman bu tür çalışmalarda vatandaşların rızaen terk etmek istedikleri (yukarıda bahsedilen örneklerde olduğu gibi) yollar konusunda uygulayıcılar çok zor durumda kalmaktadırlar. Genel Müdürlüğümüz tarafından konu ile ilgili olarak acil bir düzenlemeye gidilmesi gerektiğini düşüyor, konu ile görüşlerinizi sabırsızlıkla bekliyorum. Saygılarımla…
İmar planı olmayan ve plansız alanlar yönetmeliğine tabi olan A biriminde 22-a uygulaması yapılmaktadır. Bu birimin sakinleri tarafından kadastral paftasında işli bulunan bir yolun önemi çok iyi anlaşılmış durumdadır. Bu nedenle yapılan çalışma sırasında çok farklı şekilde yola terk istekleri gündeme gelmektedir. Bunlardan birincisi bir parseli ikiye bölerek arakadaki parsele yol veren çıkmaz yol durumudur. Bu tip yollar zeminde fiilen mevcuttur. Yolun geçtiği parsel maliklerinin tamamı(hisseli parseldir) tamamı yolun açılmasına muvafakat vermektedirler. Yol açıldığı zaman parsel köy yerleşim alanı sınırları içerisinde kaldığından dolayı 10 parçaya ifraz edilebilecek konuma gelmektedir. Zeminde de fiilen hissedarlar arasında sonradan açılan bu yola cepheli bir şekilde taksim yapılmış durumdadır. Eğer yol açılmaz ise mevzuat gereği parsel ancak 2 ye bölünebilmektedir. 22-a uygulama yönetmeliğinde sonradan açılan yolların ilgililerin muvafakine istinaden tapudan terkin edilebileceği belirtilmiş ise de kadastro çalışmaları sonrasında açılmış olan hangi tip yolların terk edileceği konusunda bir netlik olmadığı gibi ülkemizde bu konu ile ilgili bir uygulama birliği de henüz sağlanabilmiş değildir. İmar mevzuatına göre çıkmaz yol oluşturulamaz ve yola terk suretiyle ifraz işlemi yapılamaz. Şimdi yukarıdaki verilen örneğe göre 22-a uygulamasında sonradan açılan yol terkin edilmeli midir? Eğer terkin edilerek işlem gerçekleştirilir ise ileride bu işlemden dolayı uygulayıcılar hakkında bir rant oluşturulduğu gerekçesiyle işlem yapılabilir mi? Bu tür yollar terkin edilmeyip paftasında kesik çizgiler halinde gösterildiği takdirde Genel Müdürlüğümüzün muktezası doğrultusunda ilgililerinin encümen kararı aranmaksızın yola terk işlemi yapmaları mümkündür. Bu durumu da göz önünde bulundurduğumuz zaman nasıl bir yol izlenmelidir.
İkinci olarak tarımsal amaçlı olarak kullanılan sahalarda zeminde yılın belli zamanlarında (topağın işlenmesi-ürün hasadı gibi) belli belirsiz araç lastik izlerinin oluşturduğu ilk bakışta yol izlenimi vermeyen ve birkaç parselden geçmekte olan yolları parsel malikleri ısrarlı bir şekilde yola terk etmek istemektedirler. Bu tür bir uygulama sonrasında yolu olmayan parsel resmi olarak yola kavuşacak demektir.(bir nevi planı olmayan alanda yola terk işlemi) Bu tür talepler karşısında nasıl bir yol izlenilmelidir.
Aslında 22-a uygulama mevzuatında sonradan açılan yolların tapudan terkini maddesinin ruhu bu tür yolların mumumun kullandığı yolları kapsadığı, başka bir deyişle birkaç parsele ya da kişiye özel yolları kast etmediğini düşünmekle birlikte bu birimde ilk kez tesis kadastrosuna girilmiş olsa idi yukaıda bahsi geçen yolların tamamının kadastral paftasına yol olarak işleneceğini de göz önünde bulundurduğumuz zaman bu tür çalışmalarda vatandaşların rızaen terk etmek istedikleri (yukarıda bahsedilen örneklerde olduğu gibi) yollar konusunda uygulayıcılar çok zor durumda kalmaktadırlar. Genel Müdürlüğümüz tarafından konu ile ilgili olarak acil bir düzenlemeye gidilmesi gerektiğini düşüyor, konu ile görüşlerinizi sabırsızlıkla bekliyorum. Saygılarımla…
Lütfen sohbete katılmak için Giriş yap ya da Hesap açın.
- hkocak
- Çevrim dışı
- Yönetici
Daha az
Daha fazla
- İletiler: 1465
- Size teşekkür edenler: 1169
9 yıl 8 ay önce - 9 yıl 8 ay önce #3989
Yazan: hkocak
hkocak tarafından 22-a uygulmalarında sonradan açılan yollar konusunda yanıtlandı
Sn. "kemalpasakadastro" dikkatine;
Birinci sorunuzdaki yol köy yerleşim alanı içerisinde yer alıyor, zeminde fiilen mevcut ve de yolun, içinde geçtiği parsel malikleri de buna muvafakat veriyor... Bahsettiğiniz yol çıkmaz yol. Eğer bu yol açılmaz ise parsel ancak ikiye ayrılabilecekken, yolun açılması halinde ise artık parselin 10 parçaya ayrılması mümkün olabilecek.
Önce Yönetmeliğin 15'inci madde 5'inci fıkrasını yazalım. Fıkra; "Tapulama veya kadastrodan sonra açılan ve tapu sicilinde terk işlemi yapılmamış olan kamuya ait yol, dere, ark ve benzeri yerler, sınırlandırma ve tespitler sırasında ilgililerin muvafakatleri sağlandığı takdirde kamuya terki yapılır." şeklindedir.
Fıkraya baktığınızda, iki koşul var; bir zeminde fiilen oluşması, iki ilgililerin muvafakat vermesidir...
Zeminde fiilen yol olmasına rağmen bu yolun bir çıkmaz yol olmaması gerektiği gibi bir kural bulunmamaktadır. Ayrıca düşünün, ilk tesis kadastrosu yapılırken parseller arasında çıkmaz yollar da olabilmektedir. Bu çıkmaz yola cephesi olan parsellerin ilgilileri tarafından kendi aralarında bölünmüş olduğunu görülüyorsa 47/K Yönetmeliği kapsamında ifraz işlemi yapılmış olarak tahdit ve tespit yapılabilmektedir... Özellikle imar plânı bulunmayan yerlerde, bu yapılırken, parselin cephe aldığı yolun çıkmaz yol olup olmadığı sorgulanıyor mu, hatta herhangi bir yola cephesinin bulunması koşulu var mı? 47/K Yönetmeliğinin 3'üncü madde (a) bendinde böyle bir koşul da bulunmamaktadır.
Yine zeminde fiilen oluşan yolun, ileride cephesi olan parsellerin ifrazı için kullanılmak üzere olduğu şüphesi bulunup bulunmadığının sorgulanması gerektiği bir yerde yazıyor mu? Hayır... O halde 22/a çalışmaları sırasında; daha önce paftasında bulunmayan bir yolun zeminde fiilen oluştuğunu görüyorsanız ve de ilgilileri de muvafakat veriyorsa o yolu esas almanızda herhangi bir sakınca bulunmamaktadır.
Hem fena mı, mevzuat tarafından önü kapatılan bazı uygulamaların bu şekilde önü açılarak vatandaşın işi de halledilmiş oluyor. Sonraki aşamada vatandaşın işinin hallolması hangi mevzuata aykırı düşüyor? Hiç birine... Rant endişesine gerek yok. 22/a çalışmaları sırasında yolun gösterilmesi halinde buna cephe alan parsellerin ifrazı ile değerleri artacaksa artar. Ama bu artış olurken de, yukarıda da bahsettiğim üzere herhangi bir mevzuata aykırılık söz konusu değilse sorun yok demektir.
İleride soru konusu olursa; uygulayıcı; yolun zeminde fiilen bulunduğunu ve de ilgililerin muvafakati olduğunu, hal böyle olunca da Yönetmeliğin 15/5 maddesinin kendilerine verdiği yetki gereği bu yolu oluşturduklarını, yol oluşturulurken çıkmaz yol oluşturulamayacağına dair herhangi kural bulunmadığından bahsedip, ileride yapılacak ifraz ya da başka işlemlerle ilgili olarak da parsel maliklerinin niyetlerini okuma gibi bir sorumluluklarının, (ve de yeteneklerinin) olmadığını söylemelerini öneririm.
İkinci sorunuz daha sonra değerlendirilecektir... "Aslında 22-a uygulama mevzuatında ...." diye başlayan son paragrafınızda "mumumun" sözcüğü geçiyor. Bu sözcüğün doğrusu nedir, doğrusu yazılmadan cümle de anlaşılamıyor. ... Hüseyin KOÇAK
Birinci sorunuzdaki yol köy yerleşim alanı içerisinde yer alıyor, zeminde fiilen mevcut ve de yolun, içinde geçtiği parsel malikleri de buna muvafakat veriyor... Bahsettiğiniz yol çıkmaz yol. Eğer bu yol açılmaz ise parsel ancak ikiye ayrılabilecekken, yolun açılması halinde ise artık parselin 10 parçaya ayrılması mümkün olabilecek.
Önce Yönetmeliğin 15'inci madde 5'inci fıkrasını yazalım. Fıkra; "Tapulama veya kadastrodan sonra açılan ve tapu sicilinde terk işlemi yapılmamış olan kamuya ait yol, dere, ark ve benzeri yerler, sınırlandırma ve tespitler sırasında ilgililerin muvafakatleri sağlandığı takdirde kamuya terki yapılır." şeklindedir.
Fıkraya baktığınızda, iki koşul var; bir zeminde fiilen oluşması, iki ilgililerin muvafakat vermesidir...
Zeminde fiilen yol olmasına rağmen bu yolun bir çıkmaz yol olmaması gerektiği gibi bir kural bulunmamaktadır. Ayrıca düşünün, ilk tesis kadastrosu yapılırken parseller arasında çıkmaz yollar da olabilmektedir. Bu çıkmaz yola cephesi olan parsellerin ilgilileri tarafından kendi aralarında bölünmüş olduğunu görülüyorsa 47/K Yönetmeliği kapsamında ifraz işlemi yapılmış olarak tahdit ve tespit yapılabilmektedir... Özellikle imar plânı bulunmayan yerlerde, bu yapılırken, parselin cephe aldığı yolun çıkmaz yol olup olmadığı sorgulanıyor mu, hatta herhangi bir yola cephesinin bulunması koşulu var mı? 47/K Yönetmeliğinin 3'üncü madde (a) bendinde böyle bir koşul da bulunmamaktadır.
Yine zeminde fiilen oluşan yolun, ileride cephesi olan parsellerin ifrazı için kullanılmak üzere olduğu şüphesi bulunup bulunmadığının sorgulanması gerektiği bir yerde yazıyor mu? Hayır... O halde 22/a çalışmaları sırasında; daha önce paftasında bulunmayan bir yolun zeminde fiilen oluştuğunu görüyorsanız ve de ilgilileri de muvafakat veriyorsa o yolu esas almanızda herhangi bir sakınca bulunmamaktadır.
Hem fena mı, mevzuat tarafından önü kapatılan bazı uygulamaların bu şekilde önü açılarak vatandaşın işi de halledilmiş oluyor. Sonraki aşamada vatandaşın işinin hallolması hangi mevzuata aykırı düşüyor? Hiç birine... Rant endişesine gerek yok. 22/a çalışmaları sırasında yolun gösterilmesi halinde buna cephe alan parsellerin ifrazı ile değerleri artacaksa artar. Ama bu artış olurken de, yukarıda da bahsettiğim üzere herhangi bir mevzuata aykırılık söz konusu değilse sorun yok demektir.
İleride soru konusu olursa; uygulayıcı; yolun zeminde fiilen bulunduğunu ve de ilgililerin muvafakati olduğunu, hal böyle olunca da Yönetmeliğin 15/5 maddesinin kendilerine verdiği yetki gereği bu yolu oluşturduklarını, yol oluşturulurken çıkmaz yol oluşturulamayacağına dair herhangi kural bulunmadığından bahsedip, ileride yapılacak ifraz ya da başka işlemlerle ilgili olarak da parsel maliklerinin niyetlerini okuma gibi bir sorumluluklarının, (ve de yeteneklerinin) olmadığını söylemelerini öneririm.
İkinci sorunuz daha sonra değerlendirilecektir... "Aslında 22-a uygulama mevzuatında ...." diye başlayan son paragrafınızda "mumumun" sözcüğü geçiyor. Bu sözcüğün doğrusu nedir, doğrusu yazılmadan cümle de anlaşılamıyor. ... Hüseyin KOÇAK
Son düzenleme: 9 yıl 8 ay önce Düzenleyen:hkocak
Şu kullanıcı(lar) teşekkür etti: surveyor
Lütfen sohbete katılmak için Giriş yap ya da Hesap açın.
- kemalpasakadastro
- Konu yazarı
- Çevrim dışı
- Yeni üye
Daha az
Daha fazla
- İletiler: 11
- Size teşekkür edenler: 5
9 yıl 8 ay önce #3993
Yazan: kemalpasakadastro
kemalpasakadastro tarafından 22-a uygulmalarında sonradan açılan yollar konusunda yanıtlandı
üstadım umumun yani kamunun demek istemiştim.Baştaki m harfi fazla olmuş.
Lütfen sohbete katılmak için Giriş yap ya da Hesap açın.
- hkocak
- Çevrim dışı
- Yönetici
Daha az
Daha fazla
- İletiler: 1465
- Size teşekkür edenler: 1169
9 yıl 8 ay önce #4036
Yazan: hkocak
hkocak tarafından 22-a uygulmalarında sonradan açılan yollar konusunda yanıtlandı
Sn. "kemalpasakadastro" dikkatine;
22/a uygulamaları sırasında, paftasında olmadığı halde zeminde fiilen bulunan yolun mutlaka kamunun kullandığı yol olup olmadığı, kamunun kullandığı yoldan ne anlaşılması gerektiği tartışmaya açık konulardır... Birinci sorunuza göre ikinci sorudaki yol da tartışmaya açık görünüyor. Bu tür durumlarda, uygulayıcının inisiyatifi devreye girecektir... İşin biraz aldatmaca tarafı var ama başka bir mevzuata aykırı düşmüyorsa, dediğim gibi inisiyatif kullanılması mümkün olabilir. ... Hüseyin KOÇAK
22/a uygulamaları sırasında, paftasında olmadığı halde zeminde fiilen bulunan yolun mutlaka kamunun kullandığı yol olup olmadığı, kamunun kullandığı yoldan ne anlaşılması gerektiği tartışmaya açık konulardır... Birinci sorunuza göre ikinci sorudaki yol da tartışmaya açık görünüyor. Bu tür durumlarda, uygulayıcının inisiyatifi devreye girecektir... İşin biraz aldatmaca tarafı var ama başka bir mevzuata aykırı düşmüyorsa, dediğim gibi inisiyatif kullanılması mümkün olabilir. ... Hüseyin KOÇAK
Lütfen sohbete katılmak için Giriş yap ya da Hesap açın.
Sayfa oluşturma süresi: 0.079 saniye