Öncelikle Merhabalar;
3194 sayılı İmar Kanunu ve planlı alanlar tip imar yönetmeliğinin ilgili hükümleri (İmar kanunu 23. madde, Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği 24. madde, 31.01.2000 tarihli ve 2023 sayılı TAU genelgesi) İmar Kanununun 18. Maddesi uyarınca Parselasyon Planları Yapılıp, Belediye Encümeninden geçtikten ve askı süresi sonuçlanıp kesinleştikten sonra, İmar Kanununun 15. ve 16. Maddeleri gereğince tevhit, ifraz ve terk işlemleri yapılarak oluşacak imar parseline yapı ruhsatı verilmesini öngörmektedir. Ancak; gördüğüm ve bildiğim kararıyla ilgili idarelerce yapılan uygulamalar genelde bu yönde olmayıp, parselasyon planları yapmadan, direk İmar kanununun 15. ve 16. maddelerine göre imar uygulamaları yapıldığı ve oluşan parsellerin cinsi "arsa" olarak tapuya tescil edilerek, ilgilisinin isteği üzerine yapı ruhsatı düzenlenmektedir.
Benim sormak istediğim soru şudur; İmar Parselasyon Planları yapılmadan İmar Kanununun 15. ve .16. maddeleri uyarınca ilgilisinin isteği üzerine kadastral parseller üzerinden kamusal terkler yapılarak arsa oluşturup, yapı ruhsatı düzenlemek İmar Mevzuatına aykırı bir durum değil midir? Bir çok idare imar uygulamalarını 15. ve. 16. madde kapsamında gerçekleştirmekte olup, bu işlemin dayanağı nedir ve konu yargıya intikal ettiğinde nasıl bir savunma yapılması söz konusu olabilir. Teşekkürler...
