- İletiler: 1
- Size Teşekkür Edenler: 0
41.madde düzeltim kesinleşmesi
- bulutbey
- Çevrimdışı
- New Member
Az
Çok
10 yıl 7 ay önce #2080
Yazan: bulutbey
Değerli üstadlarımın bir konuda görüşleri gerekli oldu.
İmar uygulaması kontrolü esnasında bir parselin sayısal alanı ile tescilli alanı arasında astronomik fark tespiti üzerine( Sayısal alan: 40550 m2 tescilli alan:10550 m2) Planimetrik alan hesap cetveli kontrolü yapıldı ve iki adet paftaya giren bu parselin A ve B olarak hesaplanan yüzölçümlerinin yanlış toplama sonucu 30000 m2 eksik tescil yapıldığı görüldü. hata tespit edildi ancak 30000 m2 lik bu farkı maliğe verirken yapmamız gereken senetli ve senetsiz tescil durumu araş tırmasında parselin senetsiz olarak zilyetlikten iktisap ettiği ve tescil edildiği görülmüştrü. bu durumda 3402 sayılı kanun gere ği 40 dönüm sulu 100 dönüm susuz arazi sınırı kıyas alınırsa miktar fazlası kesilmesi gerekiyor ancak bu birimde 766 sayılı kanuna göre çalışılmış ve 766 sayılı kanunun 33. maddesine göre;
MADDE 33 - TAPUSUZ GAYRİMENKULLER
Tapuda kayıtlı olmıyan ve beher parçasının yüzölçümü yüz dönüme kadar olan (Yüz dönümü dahil) gayrimenkul, nizasız ve fasılasız en az yirmi seneden beri malik sıfatiyle zilyedliği belgelerle veya bilirkişi veyahut şahit beyanları ile tevsik olunan zilyedi adına tesbit olunur.
Aynı şahsın, yekdiğerine bitişik olup da yüzölçümü toplamı yüz dönümden fazla bulunan müstakil parçalar üzerindeki zilyedliği ayrı ayrı sebeplere istinat ettiği takdirde beher parçanın yüzölçümü yüz dönümü geçmemek ve zilyedliğe ait diğer unsurlar mevcut olmak şartiyle, zilyedi namına tesbit olunur.
Yüzölçümü yüz dönümü geçen müstakil parçaların veya aynı şahsın aynı sebebe dayanarak zilyed bulunduğu yekdiğerine bitişik ve yüz ölçümleri toplamı yüz dönümü aşan birden fazla parçalarının her birinin yüz dönümlük kısmı, zilyedliğe ait birinci fıkradaki unsurların mevcudiyeti halinde, zilyedi adına tesbit olunur.
denmektedir.
Şimdi bu durma göre ben düzeltme yaparken miktar fazlası kesecekmiyim yoksa tamamını malike bırakacak mıyım?
Üstadlarımın ceavaplarına şimdiden teşekkürler.
İmar uygulaması kontrolü esnasında bir parselin sayısal alanı ile tescilli alanı arasında astronomik fark tespiti üzerine( Sayısal alan: 40550 m2 tescilli alan:10550 m2) Planimetrik alan hesap cetveli kontrolü yapıldı ve iki adet paftaya giren bu parselin A ve B olarak hesaplanan yüzölçümlerinin yanlış toplama sonucu 30000 m2 eksik tescil yapıldığı görüldü. hata tespit edildi ancak 30000 m2 lik bu farkı maliğe verirken yapmamız gereken senetli ve senetsiz tescil durumu araş tırmasında parselin senetsiz olarak zilyetlikten iktisap ettiği ve tescil edildiği görülmüştrü. bu durumda 3402 sayılı kanun gere ği 40 dönüm sulu 100 dönüm susuz arazi sınırı kıyas alınırsa miktar fazlası kesilmesi gerekiyor ancak bu birimde 766 sayılı kanuna göre çalışılmış ve 766 sayılı kanunun 33. maddesine göre;
MADDE 33 - TAPUSUZ GAYRİMENKULLER
Tapuda kayıtlı olmıyan ve beher parçasının yüzölçümü yüz dönüme kadar olan (Yüz dönümü dahil) gayrimenkul, nizasız ve fasılasız en az yirmi seneden beri malik sıfatiyle zilyedliği belgelerle veya bilirkişi veyahut şahit beyanları ile tevsik olunan zilyedi adına tesbit olunur.
Aynı şahsın, yekdiğerine bitişik olup da yüzölçümü toplamı yüz dönümden fazla bulunan müstakil parçalar üzerindeki zilyedliği ayrı ayrı sebeplere istinat ettiği takdirde beher parçanın yüzölçümü yüz dönümü geçmemek ve zilyedliğe ait diğer unsurlar mevcut olmak şartiyle, zilyedi namına tesbit olunur.
Yüzölçümü yüz dönümü geçen müstakil parçaların veya aynı şahsın aynı sebebe dayanarak zilyed bulunduğu yekdiğerine bitişik ve yüz ölçümleri toplamı yüz dönümü aşan birden fazla parçalarının her birinin yüz dönümlük kısmı, zilyedliğe ait birinci fıkradaki unsurların mevcudiyeti halinde, zilyedi adına tesbit olunur.
denmektedir.
Şimdi bu durma göre ben düzeltme yaparken miktar fazlası kesecekmiyim yoksa tamamını malike bırakacak mıyım?
Üstadlarımın ceavaplarına şimdiden teşekkürler.
Lütfen sohbete katılmak için Giriş .
- hkocak
- Çevrimdışı
- Administrator
Az
Çok
- İletiler: 1465
- Başarı: 31
- Size Teşekkür Edenler: 1169
10 yıl 7 ay önce - 10 yıl 7 ay önce #2090
Yazan: hkocak
* YÜZÖLÇÜM HATASI VE MİKTAR FAZLASININ KESİLMESİ (Sn. "bulutbey" dikkatine)
3402 sayılı Kanuna göre susuz arazide zilyetlikten verilebilecek toplam miktar 100 dönümdür. İşleme konu parselin 766 sayılı Tapulama Kanununa göre oluştuğundan bahsediyorsunuz ve de zilyetlikten tespit miktarını düzenleyen 33'üncü maddesini de koymuşsunuz, o maddede de 100 dönümden bahsediliyor. Dolayısıyla kanunla belirlenen kıstasın aşılmadığı anlaşılıyor... Yüzölçümün hatalı yazılmasının sebebinin o parselin iki ayrı paftaya girmesinden kaynaklandığından da bahsediyorsunuz. ... Öyleyse, parselin tapulama tutanağında özel bir belirtim yoksa; yüzölçüm düzeltmesi yapılması gerekiyor. ... Hüseyin KOÇAK
3402 sayılı Kanuna göre susuz arazide zilyetlikten verilebilecek toplam miktar 100 dönümdür. İşleme konu parselin 766 sayılı Tapulama Kanununa göre oluştuğundan bahsediyorsunuz ve de zilyetlikten tespit miktarını düzenleyen 33'üncü maddesini de koymuşsunuz, o maddede de 100 dönümden bahsediliyor. Dolayısıyla kanunla belirlenen kıstasın aşılmadığı anlaşılıyor... Yüzölçümün hatalı yazılmasının sebebinin o parselin iki ayrı paftaya girmesinden kaynaklandığından da bahsediyorsunuz. ... Öyleyse, parselin tapulama tutanağında özel bir belirtim yoksa; yüzölçüm düzeltmesi yapılması gerekiyor. ... Hüseyin KOÇAK
Son Düzenleme: 10 yıl 7 ay önce Yazan: hkocak.
Lütfen sohbete katılmak için Giriş .
- bilalbozan
- Konu Yazarı
- Çevrimdışı
- Senior Member
Az
Çok
- İletiler: 56
- Size Teşekkür Edenler: 12
10 yıl 4 ay önce #2419
Yazan: bilalbozan
alıntı: Efendim,tebligatı takip eden 30 gün içinde etkilenen parsel maliklerinden biri dava açtığı ve sonucunda haliyle diğer parsellerinde kesinleşmeyeceği durumda,diğer etkilenen parsel maliklerinin 30 gün içinde itiraz etmemiş olması durumu,onların süresinde itiraz etmemelerine rağmen parselleri için itiraz etme hakkını saklı tutarmı?
Merhabalar Sn.Hüseyin KOÇAK Bey..Yukarıda ki sualime "Hayır" cevabı vermiştiniz.Daha açık olmak gerekirse;41.maddeye göre yapılan düzeltmeden aleyhine etkilenen iki parselden birisi itiraz ederek Sulh Hukuk Mahkemesine düzeltmenin kaldırılması davası açmış olsun...Bu durumda düzeltme kesinleşmemiş olduğu halde bile 30 gün geçtikten sonra itirazda bulunmamış olan,diğer aleyhine etkilenen parsel sahibinin artık Sulh Hukuk Mahkemesine 30 gün sonra düzeltmenin kaldırılması için itiraz hakkı düşermi ...teşekkürler..
Merhabalar Sn.Hüseyin KOÇAK Bey..Yukarıda ki sualime "Hayır" cevabı vermiştiniz.Daha açık olmak gerekirse;41.maddeye göre yapılan düzeltmeden aleyhine etkilenen iki parselden birisi itiraz ederek Sulh Hukuk Mahkemesine düzeltmenin kaldırılması davası açmış olsun...Bu durumda düzeltme kesinleşmemiş olduğu halde bile 30 gün geçtikten sonra itirazda bulunmamış olan,diğer aleyhine etkilenen parsel sahibinin artık Sulh Hukuk Mahkemesine 30 gün sonra düzeltmenin kaldırılması için itiraz hakkı düşermi ...teşekkürler..
Lütfen sohbete katılmak için Giriş .
- hkocak
- Çevrimdışı
- Administrator
Az
Çok
- İletiler: 1465
- Başarı: 31
- Size Teşekkür Edenler: 1169
10 yıl 4 ay önce #2420
Yazan: hkocak
Sn. "bilalbozan" dikkatine;
EVET düşer... Yapılan düzeltmenin, o kişiye, tebliğ edildiği tarihi takip eden 30 gün içinde dava açılmamışsa o kişinin dava açma hakkı düşer... Aynı düzeltmeye karşı başkaları dava açtı ve devam ediyor, düzeltme henüz kesinleşmediğine göre, tebligattan sonra 30 gün geçmiş olsa bile dava açılabilir diye bir şey yoktur. ... Hüseyin KOÇAK
EVET düşer... Yapılan düzeltmenin, o kişiye, tebliğ edildiği tarihi takip eden 30 gün içinde dava açılmamışsa o kişinin dava açma hakkı düşer... Aynı düzeltmeye karşı başkaları dava açtı ve devam ediyor, düzeltme henüz kesinleşmediğine göre, tebligattan sonra 30 gün geçmiş olsa bile dava açılabilir diye bir şey yoktur. ... Hüseyin KOÇAK
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: bilalbozan
Lütfen sohbete katılmak için Giriş .
Sayfa oluşturma süresi: 0.066 saniye