Başvuru evrakların aslının istenme nedeni

İyi günler .Benim sorum başvuru evrakları ile olacak .Bir ekspertisiz şirketi proje bakmak için başvuru yaptı.bende kendisinden yetki belgesinin ya aslı olmasını yada onaylı suretini vermesi halinde işlemini yapabilirim dedi.sonra eksper beni istanbuldaki kendi yetkili birisi ile görüştürdü.bana şu soruyu sordu: ^^sizin benden yetki belgesinin aslını veya noter onaylı suretini istemenizin nedeni nedir?.sizin kanun , yönetmelik veya genelgenizde yetki belgesi, vekalet vb. gibi işlemlerde bu evrakların fotokopisi ile iş yapamasınız diye bir madde var mı ? ^^ diye sordu.aslında basit soru gibi görüldü.


Satış, ipotek, intikal vb. gibi işlemlerde vekalet, yetki belgesi, vekalet, imza sürküleri v.b evrakların genelde hep aslını veya noter onaylısını istiyoruz.bunu bir çok tapucu arkadaşla görüştüm.kendilerine neden bu evrakların aslının istiyorsunuz diyorum.kanunda. yönetmelikde , genelgelerinizde bu dediğim evrakların fotokopisi ile iş yapılamaz diye veya aslı ile işlem yapılır diye bir madde var mı .diye soruduğumda herkes kanunda var diyor.ama herkese o kanunu, yönetmeliği veya genelgesi göster diyorum ama gösteremiyor.bende onlara siz kafanıza göre iş yapıyorsunuz diyorum.


Şirket yetkilisi benden cevap bekliyor.onun için lütfen bana akitli-akitsiz işlemlerde istediğimiz yetki belgesi , vekalet , veraset ilamı gibi evrakı müsbitenin aslı ile yapılacaktır veya fotokopi ile iş yapılmaz diye bir kanun, Yönetmelik veya genelge varsa yardımcı olursanız çok sevinirim..ben aradım ama bir türlü bulamadım.

Teşekkür ederim.

Ekspertizlerin yeni modası. Belge asıllarını veya aslı gibidir asdiği bulunmayan fotokopi veya mail yoluyla gönderilmiş belgeler ile tapuya müracaat etmeleri:Banada sürekli geliyorlar ve bilmem şu müdüriyet aslı olmadan kayıt veriyor.Belki veriliyordur (verildiğini bir kaç müdüriyetten teyit etti) ama her koyun kendi bacağından asılır.Yarın bir sorun çıktığında hesabını kendisi verir.Ben belge aslı olmadan hiçbir şekilde ekspertize kayıt verdirmiyorum.Şimdi sorunuzu cevaplamaya çalışayım.
Türk Medeni Kanununun 1002. maddesine göre, işlemlerin dayanağı olan belgeler özenle sıraya konulur ve saklanır. Tapu Sicili Tüzüğünün 99. maddesine göre, Tapu işlemlerine ait belgeler tarih ve yevmiye numarasına göre taşınmazın dosyasına konulur. Genel Müdürlüğümüzün 21.04.2010 tarih ve (1700) 2010/7 sayılı genelgesine göre; herhangi bir Tapu veya Kadastro Müdürlüğü tarafından kullanılan vekaletin, ilgili müdürlükçe tüm sayfalarının onaylayan kişinin ismi ve unvanı, onay tarihi ve dosyalandığı parsel sayfası gösterilmek suretiyle daire mühürü ile mühürlenerek diğer Tapu ve Kadastro müdürlüklerinde kullanılabilir. Bununla birlikte, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 1007. maddesi; "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet, zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder. ..." hükmündedir. Diğer taraftan; 1512 sayılı Noterlik Kanununun 89. maddesi gereğince niteliği bakımından tapuda işlem yapmayı gerektiren vekaletname, vasiyetname gibi belgeler düzenleme şeklinde yapılması zorunlu işlemler arasındadır. Ayrıca, aynı Kanunun 90. maddesi ile hukuki işlemlerin altındaki imzanın onaylanması yetkisi noterlere verilmiş olup, devamı maddelerinde onaylama şartları ve onaylama şerhinin ihtiva edeceği hususlar ile Kanunun 4. Bölümünde örnek verme usul ve yöntemi açıklanmıştır. Öte yandan; İdaremiz tarafından işlemler sırasında meydana gelen sahtecilik olaylarının önlenmesi amacıyla alınması gereken tedbirler 1431 sayılı ve 03.06.1975 tarihli Genel Müdürlüğümüzün vekaletname ile temsil edilen işlemlerde vekaletnamede aranacak hususlar 2010/7 sayılı Genel Müdürlüğümüzün 15.10.1975 tarih ve 6591-6597 sayılı, 20.05.1977 tarih ve 3621-3627 sayılı, 19.08.1977 tarih ve 5501-5507 sayılı, 24.10.1979 tarih ve 5186-5193 sayılı, 17.12.1996 tarih ve 66-5476 sayılı genel duyurularımız ile belirlenmiş ve tüm birimlerimize duyurulmuştur. Yukarıda izah edildiği üzere tapu müdürlüklerinde yapılan işlemlere dayanak belgelerin saklanması kanuni bir gereklilik olduğundan ötürü aslının (veya noter onaylı örneğinin) taraflara verilmesi mümkün değildir, ancak usulüne göre dairece onaylanan vekâletname başka tapu veya kadastro müdürlüklerinde kullanılabilir. 6083 sayılı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanunun 2. maddesinin (a) bendi gereğince devletin sorumluluğu altındaki tapu sicillerin düzenli biçimde tutulması görevleri Genel Müdürlüğümüze ait olup, Medeni Kanunun 1007. maddesi hükmü gereğince tapu sicilinden doğan bütün zararlardan devletin sorumlu olduğu dikkate alınarak, tapu müdürlüklerine işlemler sırasında ibraz edilen belgelerin sahteciliği önlemek açısından ya aslı, yada noter onaylı suretlerinin olması gerekmektedir. Ayrıca Noterlik Kanununun 89. maddesi gereğince tanzim edilen vekaletnameler ve diğer belgeleri onaylama yetkisi aynı kanunun 90 ve devamı maddeleri ile noterlere verildiğinden, onay ve örnek verme mercii noterler olduğundan mevcut hukuki düzenleme ve uygulama bu yöndedir.bu yazı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün sitesinde alıntı yapılmak suretiyle yazılmıştır.