PARSELASYON PLÂNINA KARŞI DAVA AÇILMASI
Av.Hüseyin KOÇAK
A – Parselasyon Plânı
Parselasyon Plânı; ARAZİ VE ARSA DÜZENLEMELERİ HAKKINDA YÖNETMELİK’in 4’üncü madde, birinci fıkra (l) bendinde şu şekilde tanımlanmıştır;
“Parselasyon planı: İmar Kanununun 18’inci maddesi hükümlerine ve uygulama imar plânına uygun olarak imar parsellerinin oluşturulduğu, parselasyon plânı açıklama raporu, parselasyon paftaları ile tescile esas belgeleri içeren uygulama dosyası ile bir bütün olan plândır.”
İmar plânı yapımı ve parselasyon plânının hazırlanıp uygulanması bir idari işlemdir.
İmar plânı yapım ve uygulama yetkisi;
– Büyükşehir olmayan illerde; belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyelerde; belediye ve mücavir alan sınırları dışında ise valilik il özel idaresindedir.
– Büyükşehir olan illerde ise; belediyelerdedir.
B – Parselasyonun Onayı ve İlân
İmar plânına göre yapılan parselasyon haritaları; Büyük şehir olmayan illerde, belediye ve mücavir alan içinde belediye encümeninin, dışında ise il özel idaresinin onayından sonra; Büyükşehir olan illerde ise belediye encümeninin onayından sonra; yürürlüğe girer… Bu plânlar bir ay müddetle ilgili idarede asılır. Ayrıca, mutat vasıtalarla duyurulur. Bu sürenin sonunda plânlar kesinleşir. (3194 sayılı İmar Kanunu md.19)
C – Bir Aylık İlân Resmen Tebliğ Hükmünde Değildir
Parselasyon plânları onaylandıktan sonra bir ay süre ile ilân edilir. Bundan amaç; ilgilileri bilgilendirmek, itirazı olanların dava açmalarına fırsat tanımaktır.
Ancak İdari Yargı, parselasyonu “düzenleyici işlem” değil, “bireysel işlem” kabul etmiş ve ilgililerine 7201 sayılı Tebligat Kanununa göre yazılı bilgi verilmediği sürece yapılacak bir aylık ilânı resmen tebliğ hükmünde görmemiştir.
Aşağıdaki örnek kararlarda da görüleceği üzere, DANIŞTAY; Anayasa’nın 125’inci maddesine dayandırdığı ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun (İYUK’un) 27’nci maddesindeki düzenleme ile desteklediği kararlarında; idari işlemlere karşı açılacak davalarda sürenin, 7201 sayılı Tebligat Kanununa göre yapılacak yazılı bildirim tarihinden başlayacağına hükmetmiştir.
7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre bir tebligat varsa, bu 60 günlük sürenin başlangıç tarihinde bir tereddüt yaşanmayacaktır… Hangi işlemlerin resmen tebliğ hükmünde sayılmayacağını DANIŞTAY kararlarıyla örneklendirmek gerekirse;
=► Özet: “Parselasyon plânlarına karşı açılan davalarda, dava açma süresinin Anayasa’nın 125’inci maddesine göre yazılı bildirim tarihinden itibaren başlar.” (6.Dairenin 29.11.1988 tarih, E.1988/1456, K.1988/1497 sayılı kararı)
=► Özet: “İmar Kanununa göre parselasyon plânlarında ve dağıtım cetvellerinin şuyula ilgili parsel sahiplerine ayrı ayrı ve bizzat tebliğ edilmesi ve dava süresinin bu tebliğ tarihine göre tespit edilmesi gerekir.” (6.Dairenin 09.10.1991 tarih, E.1991/288, K.1991/1975 sayılı kararı)
=► Özet: “Parselasyon işleminin, taşınmaz sahibine, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre bizzat tebliğ edilmesi gerekir.” (6.Dairenin 26.10.1994 tarih, E.1994/2344, K.1994/3829 sayılı kararı).
=► Özet: “Parselasyon plânlarının tebliğinden itibaren 60 gün içinde dava açılması gerekir.” (6.Dairenin 27.02.1996 tarih, E.1995/2116, K.1996/914 sayılı kararı).
=► Özet: “Parselasyon plânına karşı açılan davalarda dava açma süresi, Anayasa’nın 125’inci maddesine göre yazılı bildirim tarihinden itibaren başlar.” (6.Dairenin 29.11.1988 tarih, E.1988/1456, K.1988/1497 sayılı kararı).
=► Özet: “Vekile yapılacak tebligat, dava açma süresini başlatmaz.” (6.Dairenin 23.01.2004 tarih, E.2002/3687, K.2004/387 sayılı kararı)
Ç – Dava Açma Süresi
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun (İYUK’un);
7’nci madde birinci fıkrası; “Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallede Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gündür.”
10’uncu maddesi ise; “İlgililer, haklarında idari davaya konu olabilecek bir işlem veya eylemin yapılması için idari makamlara başvurabilirler (f1). Otuz gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. İlgililer otuz günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde, konusuna göre Danıştaya, idare ve vergi mahkemelerine dava açabilirler. otuz günlük süre içinde idarece verilen cevap kesin değilse ilgili bu cevabı, istemin reddi sayarak dava açabileceği gibi kesin cevabı da bekleyebilir. Bu takdirde dava açma süresi işlemez. Ancak bekleme süresi başvuru tarihinden itibaren altı ayı geçemez. Dava açılmaması veya davanın süreden reddi hallerinde, otuz günlük sürenin bitmesinden sonra yetkili idari makamlarca cevap verilirse, cevabın tebliğinden itibaren altmış gün içinde dava açılabilir (f2).
Hükmündedir.
Parselasyon plânlarına karşı dava idare mahkemesinde açılacaktır. Dava açma süresi de 60 gündür. İşte bu dava açma süresi olan 60 gün ne zaman başlayacaktır?
D – 60 Günlük Dava Süresinin Başlaması
Parselasyon plânlarının bir aylık askı ilânı Danıştay tarafından, resmen tebligat sayılmaması, bu plânlara karşı dava açmak için 60 günlük sürenin ne zaman başlayacağı konusunda belirsizliklere sebep olmuştur.
Danıştay kararlarına göre; İlgililere 7201 sayılı Tebligat Kanunu gereğince resmen tebliğ edilmiş olması ya da uygulama sonrası düzenlenen tapu senedinin, ilgiliye teslim edilmiş olduğunun resmen belgelenmiş olması gerekir... Dava açma süresi, bu şekilde olacak tebliğden itibaren 60 günlük süre içerisinde açılabilir. (İYUK.md:7/1)
İYUK’un 7 ve 10’uncu maddeleri ve Danıştay kararları birlikte ele alınarak; farklı durumlara göre 60 günlük dava açma sürenin başlangıcı şu şekilde olacaktır;
1 – Askı İlânı Sırasında İtiraz Dilekçesi Verilmesi ve 60 Günlük Dava Süresinin Başlaması
Bir aylık askı ilânı sırasında ilgilisinin belediyeye itiraz dilekçesi vermesi, yapılan uygulamadan haberdar olduğunu gösterir.
İlgilisinin bu süre içerisinde itiraz dilekçesi verdiği halde, bir aylık ilânın son gününü izleyen günden itibaren 30 günlük süre içerisinde ilgili idarenin cevap vermemesi durumunda, bu 30 günü izleyen 60 gün içerisinde dava açılabilir. İlgili idare itiraz dilekçesine olumsuz cevap vermişse, cevap tarihini izleyen 60 günlük süre içerisinde dava açılması gerekir.
60 günlük dava açma süresinin başlangıcı için, tapuya tescil tarihi değil, ilgili idareden alınan cevap tarihi esas alınmalıdır.
2 – Askı İlânı Sonrası Başvuru ve 60 Günlük Sürenin Başlaması
Bir aylık askı ilânı sırasında ilgilisi belediyeye itiraz dilekçesi vermemiş, işlem kesinleşip tescil edildikten sonra durumu fark ederek idareye daha sonra başvurmuş ise (ki bu başvuru için zaman aşımının ne olduğuna aşağıda ayrıca değinilecektir);
– Başvurudan itibaren 30 günlük süre içerisinde İdare tarafından talep reddedilmişse; 60 günlük süre, ret yazısının talep sahibine tebliğinden itibaren başlar.
– Başvurudan itibaren 30 günlük süre içerisinde İdare, talep sahibine, herhangi bir cevap vermemişse talep reddedilmiş sayılır ve 60 günlük dava açma süresi bu 30 günün bittiği tarihten itibaren başlar.
3 – Tebligat Yapılmış Sayılacağı Özel Durumlar
a) Kesinleşen parselasyon işleminin tescilinden sonra düzenlenen tapu senedinin ilgilisine teslim edilmiş olduğunun resmen belgelenebiliyorsa, tebligat yapılmış sayılır. (60 günlük dava açma süresi, tapu senedinin teslim edilmiş olduğu tarihten itibaren başlamış olur.)
b) Uygulama sonrası oluşan parsellerle ilgili olarak kadastro müdürlüğünde ya da tapu müdürlüğünde herhangi bir işlem yapılmışsa;
Yani, askı ilânı süresi içerisinde herhangi bir itiraz yapılmadığı halde, askı ilânından sonraki bir tarihte, ilgilisi tarafından örneğin kadastro müdürlüğünden aplikasyon talebinde bulunulmuşsa ya da tapu müdürlüğünde herhangi bir işleme konu edilmişse, yine tebligat yapılmış sayılır.
Kadastro müdürlüğünde ya da tapu müdürlüğünde işlem yaptıran malik, işlemden aylar/yıllar sonra “şu ana kadar 7201 sayılı Kanun gereğince tebligat yapılmadığı” gerekçesiyle, istediği zaman dava açma yolunu seçebilir mi?
Yine, her ne kadar 7201 sayılı Kanunun formalitelerine göre bir tebligat olmasa da, ilgilisi kadastro müdürlüğünde ya da tapu müdürlüğünde işlem yaptırmakla birlikte, uygulamadan haberdar olmuş demektir.
Eğer uygulamaya bir itirazı varsa, kadastro müdürlüğünde ya da tapu müdürlüğünde yaptırdığı işlem tarihi, dava açmak üzere 60 günlük sürenin başlama tarihi sayılmalıdır.
Konuyla ilgili DANIŞTAY kararları;
=► Özet: “Tapuda alım – satım işlemi yapılması halinde, bu tarihten itibaren parselasyon işleminden haberdar olunmuş sayılır.” (6.Dairenin 09.10.2001 tarih, E.2000/3326, K.2001/4430 sayılı kararı).
=► Özet: “İmar uygulaması tebliğ edilmemiş olmakla birlikte hak sahibince işlemin düzeltilmesi ya da kaldırılması yönünde dilekçe ile başvurulmuş olması halinde, dilekçenin verildiği tarihte işlem öğrenilmiş sayılır ve dava açma süreci başlar.” (6.Dairenin 15.06.2000 tarih, E.2000/1598, K.2001/3974 sayılı kararı).
4 – 7201 Sayılı Kanun Gereği Tebligat Zorunluluğu
– Parselasyon işlemine karşı bir aylık ilân süresi içerisinde itiraz yapılmamışsa,
– Uygulama sonrası oluşan parsele dair tapu senedinin ilgilisine teslim edilmiş olduğu resmen belgelenemiyorsa,
– Tescil sonrası kadastro müdürlüğünde ya da tapu müdürlüğünde de herhangi bir işlem yapılmamışsa,
O zaman, 60 günlük dava açma süresi 7201 sayılı Kanun gereğince yapılacak tebligat tarihi ile başlayacaktır.
E – Parselasyon Plânları İçin Dava Zamanaşımı
1 – 5 Yıllık Zamanaşımı
14.02.2020 tarihli ve 7221 sayılı Kanunun 6’ncı maddesiyle, İmar Kanununun 8’inci maddesine eklenen paragraf gereğince; Kesinleşen imar plânları veya parselasyon plânlarına karşı, kesinleşme tarihinden itibaren her halde beş yıl içinde dava açılabilir.
Bilindiği üzere Anayasamızın 2’nci maddesi; Türkiye Cumhuriyetinin, sosyal bir hukuk devleti olduğu hükmüne amirdir. Hukuk devleti ilkesi; devletin tüm faaliyetlerinde hukukun egemen olmasını ve güvenliğini sağlamayı zorunlu kılar. Bu da; geleceğe yönelik kurallar konmasını gerektirir. Kanunların yürürlüğe girdikten sonraki olaylara uygulanması hukuk devletinde güven ve istikrarın korunmasını sağlamak içindir.
“Kanunların geriye yürümezliği ilkesi” gereğince;
Hukuk devletinde güven ve istikrarın korunabilmesi için kural olarak kanunlar yürürlüğe girdikleri tarihten sonraki olaylara uygulanır, geriye yürümez.
– Parselasyon plânları, 14.02.2020 tarihinden sonra kesinleşmiş ise; bu işleme karşı dava açma süresi 5 yıldır. Beş yıllık süre içerisinde dava açılmamışsa dava zaman aşımına uğrar.
– Parselasyon plânı 14.02.2020 tarihinden önce kesinleşmiş ise dava açma süresi yine belirsiz olmaya devam edecektir.
2 – 10 Yıllık Zamanaşımı
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 712’nci maddesi; “Geçerli bir hukuki sebep olmaksızın tapu kütüğüne malik olarak yazılan kişi, taşınmaz üzerindeki zilyetliğini davasız ve aralıksız olarak 10 yıl süreyle ve iyi niyetle sürdürürse, onu bu yolla kazanmış olduğu mülkiyet hakkına itiraz edilemez” hükmündedir.
Buradan da; yapılan işlemin tescilinin üzerinden 10 yıl geçmişse Medeni Kanunun 712’nci maddesi gereğince dava açma hakkı zamanaşımına uğrayacaktır… Buradan da; 14.02.2020 tarihinden önce kesinleşmiş parselasyon plânlarına karşı dava açma zamanaşımı on yıl olduğu sonucu çıkarılabilir.
F – İdari Davalarda İstinaf ve Temyiz Mercileri
– 3194 sayılı İmar Kanununun 18’inci maddesi gereğince yapılan parselasyon işlemlerine karşı davalar, İdare Mahkemesinde açılır (İYUK.md.3)… Yukarıda da bahsedildiği üzere bu süre 60 gündür (İYUK.md.7/1).
– İdare Mahkemesinin kararına karşı istinaf incelemesi için başvuru Bölge İdare Mahkemesine (BİM’e) yapılır… İstinaf incelemesi için BİM’e başvuru süresi; ilk derece mahkemesinin kararının tebliğinden itibaren 30 gündür (İYUK.md.45).
– İdari işlemlere karşı açılan davalarda da temyiz mercii Danıştaydır… Temyiz için Danıştaya başvuru süresi, kararın tebliğinden itibaren 30 gündür. (İYUK.md.46)
* * *
- Görüntüleme: 288