11 – Ormanları Tescili
Kadastrosu yapılıp kesinleşen Devlete ait ormanları, tapu müdürlüklerince hiçbir harç, vergi ve resim alınmaksızın orman vasfı ile, 2’nci maddeye göre orman sınırları dışına çıkarılan yerler halihazır vasfı ile kaydına belirtme yapılarak Hazine adına tapuya tescil olunur. (6831 sa. Kanun md:11)
12 – Orman Kadastrosu ve Harita Mühendisliği
Orman haritalarının teknik yönünün harita ve kadastro mühendisi tarafından üstlenilmesi ile ilgili düzenleme orman mevzuatına 4999 sayılı Kanun ile girmiştir.
18.12.2003 tarihli ve 25293 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren bu Kanun ile 6831 sayılı Kanunun bazı maddelerinde değişiklik yapılmak suretiyle bu sağlanmıştır.
Buna göre; Kadastrosu tamamlanan ormanlara ait haritaların yapılmasında ölçme, hesap, tersimat ve aplikasyon işlerinde yetki ve sorumluluk harita ve kadastro mühendisine aittir. Kadastro teknik standartlarına uygun olarak üretilen bu haritalar, harita ve kadastro mühendisinin kontrolünden sonra komisyon başkanınca tasdik olunur. (4999 sa.Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 10/son maddesi.)
Orman haritalarında tespit edilecek teknik hataların düzeltilmesi ile ilgili düzenleme yine 4999 sayılı Kanun ile getirilmiştir.
Buna göre;
Orman tahdidi ve/veya kadastrosu yapılıp ilân edilerek kesinleşmiş yerlerde, vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında aplikasyon, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan yüzölçümü ve fenni hatalar tespit edildiğinde, bu hatalar Orman Genel Müdürlüğünün bilgisi ve denetimi altında orman kadastro komisyonlarınca düzeltilir.
Düzeltme, 10’uncu maddeye göre ilân olunur. İlân tarihinden itibaren 30 gün içinde düzeltmenin kaldırılması amacıyla sulh hukuk mahkemesine dava açılmadığı takdirde yapılan düzeltme kesinleşir. Düzeltmelerde 11’inci maddedeki hak düşürücü süre aranmaz. (4999 sa.Kanun ile 6831 sayılı Kanunun 9’uncu maddesine Ek fıkra.)
Turizm alan ve merkezleri dışında kalan Devlet ormanlarında, kamu yararına olan her türlü bina ve tesisler için gerçek ve tüzel kişilere, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığınca, bedeli karşılığı izin verilebilir. Bu izin süresi 49 yılı geçemez. Devletçe yapılan tesisler dışında kalan her türlü bina ve tesisler izin süresi sonuna eksiksiz ve bedelsiz olarak Orman Genel Müdürlüğünün tasarrufuna geçer. Ancak, işletmenin maksadına uygun faaliyet gösterdiği Orman Genel Müdürlüğünce belgelenen hak sahiplerinin kullanma hakları yer, bina ve tesislerin rayiç değeri üzerinden belirlenecek yıllık bedelle 99 seneye kadar uzatılabilir. Bu durumda devir işlemleri bu uzatma sonunda yapılır. Turizm amaçlı tesisler için hak sahipleri adına tapuda irtifak hakkı tesis edilir. İzin ve irtifak hakları amaç dışı kullanılamaz. (6831 sa. Kanun md:17/3).
Yukarıdaki fıkrada belirlenen bina ve tesislerin, hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanlarda veya özel ormanlarda yapılmak istenmesi halinde, Maliye Bakanlığının görüşü alınmaksızın Tarım ve Orman Bakanlığınca izin verilebilir. Bu takdirde, kullanım bedeli, süresi yapılan bina ve tesislerin devri gibi hususlar genel hükümlere uygun olarak taraflarca tespit edilir. (6831 sa. Kanun md:17/4)
Özel ormanlar, sahipleri tarafından yaptırılıp orman idaresince tasdik olunacak harita ve amenajman plânlarına göre işletilir ve idare olunur. Bu plâna riayeti orman idaresi kontrol eder. Tayin olunacak müddet içinde bu plânları yaptırıp tasdik ettirmeyenlerin harita ve amenajman plânları orman idaresince yapılır ve masrafı iki yılda ve dört müsavi taksitte kendilerinden alınır. (6831 sa. Kanun md:51)
Ekim ve dikim suretiyle meydana getirilen özel ormanlar hariç, özel ormanlar 500 hektardan küçük parçalar teşkil edecek şekilde parçalanıp başkalarına temlik ve mirasçılar arasında ifrazen taksim edilemez.
Ancak, şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerlerdeki özel orman alanlarında bu Kanunun 17’nci maddesine göre izin almak ve yatay alanın yüzde altısını (%6) geçmemek üzere imar plânlamasına uygun inşaat yapılabilir. İnşaatların yapılmasında orman alanlarının tabi vasıflarının korunmasına özen gösterilir.
Özel ormanlar, orman idaresince mahalli tapu idaresine bildirilir. (md:52)
6831 sayılı Orman Kanunun 51'inci maddesi; "Hususi ormanlar, sahipleri tarafından yaptırılıp orman idaresince tasdik olunacak harita ve amenajman plânlarına göre işletilir ve idare olunur. ..." hükmündedir. Bu hüküm gereği, özel orman malikinin, diğerlerinden bağımsız olarak amenajman haritasını yaptırabileceği anlamı çıkmaktadır.
Bir bütün halindeki özel ormanın hissedarları bulunuyorsa ve de hissedarlardan herhangi biri hissesine tekabül eden kısım için amenajman haritası yaptırmak isterse bunun olamayacağı, fakat, bir bütün halindeki özel orman, sınırda bulunan diğer özel ormanlar ve Devlet ormanlarından bağımsız olarak haritasını yaptırmasına engel bir mevzuat bulunmamaktadır.
4999 sayılı Kanun ile 6831 sayılı Orman Kanunun 7’nci maddesinde yapılan değişikliğe göre; evvelce sınırlandırması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış yerlerin ormana kazandırılması amacıyla orada orman kadastrosu çalışması yapılabilir.
Bu bilgiden hareketle; tesis kadastrosu yapılan bir yerde, daha önce orman kadastrosu kesinleşmiş de olsa, kadastro çalışmalarına katılan orman mühendisi, kesinleşen orman dışında da ormanın olduğunu beyan ediyorsa bunun dikkate alınması gerekir.
Ormanlar, aynı anda birden fazla çalışma alanını, birden fazla kadastro bölgesini (ilçe), hatta birden fazla ili kapsar şekilde devam etmesi mümkündür. Ormanları, belde (birden fazla çalışma alanını içeren belde ya da ilçe) bazında sınırlandırmak her zaman mümkün olmayabilir. Kadastrosu yapılan, yapılmayanları ayırmanın zorluğu ve de bir çalışma alanı ekibinin bütün bir belde ya da ilçe sınırlarına ulaşmasının zorluğu nedeniyle mümkün olmayabilir. O nedenle de ormanların, çalışma alanı bazında sınırlandırılması en doğrusu olacaktır.
Kadastro çalışmaları sırasında orman sınırlarının belirlenmesi fazladan özellik arz etmektedir. Nitekim bu sınırların belirlenmesi sırasında kadastro ekibine bir adet orman mühendisi ve bir adet de ziraat mühendisi katılmaktadır. Orman sınırları ne kadar hassas belirlenirse o kadar iyidir. Hassas belirleme için de orman sınırlarındaki her türlü ayrıntının belirtilmesinde yarar bulunmaktadır.
O nedenle de, kadastro tutanağının "edinme sebebi" bölümünde, OS taş numaralarının belirtilmesi, üstelik bu taş numaralarının mümkünse yerlerinin etraftaki ayrıntılardan da yararlanarak bir nevi "yazılı röper" misali yazılması daha doğru bir uygulama olacaktır.
Orman İdaresi ile vatandaş arasında davalı olan yer, normal şartlarda davalı olan taşınmazlar gibi değerlendirilir. Davalı kısım ayrı bir parsel numarası altında sınırlandırılıp tutanağı tutulduktan sonra, Kadastro Kanununun 5/son maddesi gereğince mahkemeye intikal ettirilir.
* * *