A – Askı ilânı Öncesi Yüzölçüm Düzeltmesi
Bilindiği üzere halen sayısallaştırma çalışmaları; 3402 sayılı Kadastro Yasasının 47/O maddesi gereğince yayımlanmış olan “KADASTRO PAFTALARININ SAYISALLAŞTIRILMASI HAKKINDA YÖNETMELİK” gereğince yapılmaktadır. Yapılan çalışmalar ise aynı Yönetmeliği 19’uncu maddesi gereğince askı ilânına alınarak kesinleştirilmektedir.
Ancak askı ilânı öncesi, çalışmalar sırasında 4 ayrı aşamada hata tespiti halinde “ … kadastro teknik mevzuatına göre düzeltilir” ifadesi yer almaktadır. (madde: 11/4, 13/5, 15/3 ve 16/3).
Yönetmelikte belirtilen her bir aşamada düzeltme yapılmak istenmesi halinde ise, sayısallaştırma çalışmaları uzadığı gibi bazen askı ilânı aşamasına gelinememesine de neden olabilmektedir.
Kaldı ki; yapılan çalışmalar askı ilânına alınarak kesinleştirileceğine göre, öncesinde düzeltme yapmanın hiç gereği olmadığı gibi, örneğin geçici değerle düzeltme yapıldıktan sonra, kesin değerle hesaplanacak yüzölçüm değerinin (ki bu değer düzeltilen değerden yine farklı olabilecektir) farklı olması vatandaşlar nezdinde çalışmaların güvenirliğine de gölge düşürecektir.
O nedenle de; çalışmaların sonunda askı ilânı varken, önceki aşamalarda düzeltme yapmaya gerek bulunmamaktadır.
B – Sayısallaştırma Sonucu Yüzölçümün Kütüğe Yazımı
Sayısallaştırma çalışmaları sonucu bulunan yüzölçüm değerlerinin tapu kütüğüne yazılıp, yazılmayacağı konusunda, uygulamacılar arasında tereddüt bulunmaktadır.
Şöyle ki;
3402 sayılı Kadastro Yasasının 47/O ve EK.1 maddesi gereğince yayımlanmış olan “KADASTRO HARİTALARININ SAYISALLAŞTIRILMASI HAKKINDA YÖNETMELİK”in “Tapu sicilinde düzeltme” başlıklı 23’üncü maddesinin 1’inci fıkrası; “Kadastro müdürlüğü tarafından düzenlenen Sayısallaştırma Kesinleşme Cetveli ve davalı taşınmazlar listesi tapu müdürlüğüne gönderilir. Tapu müdürlüğünce, kadastro müdürlüğünün yazısı yevmiye defterine kaydedilir. Sayısallaştırma Kesinleşme Cetveline göre tapu sicilinde gerekli düzeltmeler yapılır. …” hükmündedir.
Diğer taraftan 47/O Yönetmeliğinin uygulama şeklini gösteren 2010/17 sayılı Genelgenin 16’ncı maddesinde ise; “Kesin (iyileştirilmiş) sayısal değerlere göre hesaplanan parsel yüzölçümler, liste halinde düzenlenerek teknik rapor ile birlikte ilgili tapu müdürlüğüne gönderilir. Tapu müdürü tarafından ilgili parsellerin tapu kütüğü beyanlar hanesinde “yüzölçümleri ..... m2 olarak düzeltilecektir” şeklinde belirtme yapılır. Parsel ilgililerinin herhangi bir işlem nedeniyle idareye başvurması sırasında Tapu Sicil Tüzüğüne göre yüzölçümü düzeltilir. ...” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Çelişki; sayısallaştırma çalışmaları sonucu bulunan değerlerin tapu kütüğüne yansıtılması konusunda iki ayrı düzenleme bulunması nedeniyle yaşanmaktadır.
Bir tarafta askı ilânına çıkarılıp kesinleştirilen yüzölçüm değerlerinin tapu müdürlüğü tarafından yevmiyeye alınıp kütükte gerekli düzeltmenin yapılacağını düzenleyen yönetmelik maddesi varken; diğer tarafta, bulunan son değerlerin tapu kütüğünün beyanlar hanesinde belirtilmesini ve ilgilisi talep ettikçe yüzölçüm düzeltmesini öngören genelge maddesi bulunmaktadır.
Bilindiği üzere, 2010/17 sayılı genelge, daha önce yayımlanmış olan 1999/1 sayılı genelgenin, 2010/17 sayı ile yeniden yayımlanmış halidir. 1999/1 sayılı genelgenin yayımlanmış olduğu tarihte 47/O Yönetmeliği henüz yürürlüğe konmamış idi. Dolayısıyla da Yönetmelik tarafından getirilen askı ilânı ile kesinleştirme koşulu genelgede bulunmamaktadır. 47/O Yönetmeliği gereğince yapılacak çalışmalarda Yönetmelikte yer almayan bazı şekli konularda yararlanmak üzere aynı genelge Yönetmeliğin yayın tarihinden sonra 2010/17 sayı altında yeniden yayımlanmıştır.
Genelgenin daha sonraki tarihli olmasının, Yönetmelik maddesini hükümsüz kıldığı anlamı çıkarılmaması gerekir.
O nedenle de; sayısallaştırma çalışmalarında bulunan yüzölçüm değerlerinin tapu kütüğüne yansıtılması konusunda Yönetmeliğin öngördüğü şekilde hareket edilip, “Sayısallaştırma Kesinleşme Cetveline” göre tapu sicilinde gerekli düzeltmeler yapılmalıdır.
* * *