6 – Tescil Bildirimine İmza Atılması
Hisseli taşınmaz mallarda yapılacak tapu–fen işlemlerinde, kadastro müdürlüğünün işlemi başlatması için bir tek hissedarın başvurusu yeterlidir.
Bundan hareketle;
Kontrollük işlemlerde kadastro müdürlüğü tarafından düzenlenecek tescil bildiriminin "Tescil bildirimi isteğine uygun olarak düzenlenmiştir" kısmına, mümkün ise tüm hissedarların (ya da yasal temsilcilerinin) imzalarının alınması gerekir. Eğer tüm hissedarları imzası alınamıyorsa bir tek hissedarın imzası ile tescil bildiriminin tescile gönderilmesi mümkündür.
Tapu müdürlüğünde diğer hissedarların tümünün ya da yasal temsilcisinin hazır bulunması ve de eksik imzaların tapu müdürlüğünde tamamlanması gerekir. Tapu müdürlüğü eksik imzaları tamamlarken, kadastro müdürlüğü tarafından gönderilen tüm nüshalara imzayı alması gerekir. Tescil sonrası kadastro müdürlüğüne gönderdiği nüshalara nasıl ki işlemin tescil tarih ve yevmiyesini yazarak mühürleyip imzalıyorsa bütün tescil bildirimlerindeki imza eksikliklerinin de tamamlanmış olması gerekir.
7 – Tescil Bildirimi düzenlenip Tescil Edilmeyen İşlemler
Herhangi bir tapu – fen işlemi için daha önce bir tescil bildirimi düzenlenmiş fakat tescili yapılmamış işlemler; başkaca bir formalite eksikliği yoksa, tescil bildiriminin düzenleniş tarihi üzerinden geçen süreye bakılmaksızın, bu tescil bildirimi gereğince tescil işleminin gerçekleştirilmesi gerekir.
8 – Mahkeme Kararına Bağlı “ARK”ın, Paftaya Çizimi
Parselinin sınırında bulunan ark, tesis kadastrosu sırasında da bulunduğu halde dikkate alınmadığı gerekçesiyle açılan dava sonucu Mahkemece “ark”ın bulunduğu ve paftasına işlenmesi yolundaki kararın uygulanması;
Talep için, kadastro müdürlüğünce “İstem Belgesi” düzenlenip, “Tapu Fen İşleri Kayıt Defterine” kaydı yapılır. İşlemde tescili gerektirir durum bulunmadığı için “Tescil Bildirimi” düzenlemeye gerek yoktur.
Tek çizgi ve akış yönü gösterilmiş olan mahkeme kararı ekindeki krokide gösterildiği şekil ve uzunlukta ark çizildikten sonra, “İstem Belgesi” ve eki belgeler (Mahkeme Kararı, krokisi …); “ark”a sınır parselin bulunduğu arşiv klâsöründe arşivlenir… Ayrıca aynı işlemin Merkez/Bölge Arşivindeki paftasına işlenmesi için de ay sonunda diğer fen işlemleriyle birlikte gerekli bildirim yapılır.
9 – Parsel Numaralarının Düzeltilmesi Gerekir.
Herhangi bir nedenle parsel numarası hatalı yazılmışsa bunun idari yoldan düzeltilmesi mümkündür. 1947 tarihli olan "Tapu ve Kadastro Fen İşleri İzahnamesi"; pafta, ada ve parsel numaraları ile sokak isimleri gibi hak kaybına neden olmayacak düzeltmelerin idari yoldan resen yapılabileceğini öngörmüştür. Sonraki düzenlemeler de bunun aksine bir hüküm içermemektedir.
O nedenle de; hatalı olarak numaralandırılmış parseller, kadastro ve tapu müdürlüğün diyalog içerisinde birlikte tespit edildikten sonra; tapu müdürlüğünce "tashihler siciline" alınmak suretiyle parsel numaraları resen düzeltilmeli; Fen klâsöründe düzeltme için kadastro müdürlüğüne bilgi verilirken, Medeni Kanunun 1019’uncu maddesi gereğince de ilgililerine bildirimde bulunulmalıdır.
10 – Ölçü Krokisinin Geçerlik Süresi
O yerde herhangi bir yenileme veya sayısallaştırma çalışması yapılmamışsa ya da değişiklik işlemi nedeniyle yeni bir ölçü krokisi düzenlenmemişse, tesis kadastrosu sırasında düzenlenen ölçü krokileri geçerliliğini korumaya devam eder. Ölçü krokilerinin geçerlik süre ile ilgili bir zaman aşımı söz konusu değildir.
Talebe bağlı işlemler; ilgilisinin talebi üzerine yapılan işlemlerdir.
Talebe bağlı olarak yapılacak işlemler şunlardı;
– Plân örneği,
– Aplikasyon,
– Parselin yerinde gösterilmesi,
– Birleştirme (Tevhit),
– İrtifak hakkı,
– Cins değişikliği,
Bu işlemlerden plân örneği kadastro müdürlükleri tarafından karşılanır. Diğer işlemler ise; lisanslı harita bürolarının kurulmuş olduğu yerlerde bu bürolar tarafından; lisanslı büroların kurulmadığı yerlerde kadastro müdürlükleri tarafından karşılanır.
Plân örneği, aplikasyon ve parselin yerinde gösterilmesi tescil yönü olmadığından tapu müdürlüğü ilgilendirmemektedir. Birleştirme, irtifak hakkı ve cins değişikliği işlemleri teknik yönü olması nedeniyle kadastro müdürlüklerini (ve de lisanlı büroları); tescili gerektirmesi nedeniyle de tapu müdürlüklerini ilgilendirmektedir.
2 – Plân örneği Nedir?
Harita (plân) örneği 2010/4 sayılı genelgede; “Parselin tapu plânından aynen alınan örneğidir.” şeklinde tanımlanmıştır. 2010/4 sayılı genelge plân örneğini; talebe bağlı olarak kadastro müdürlüklerince yapılacak işlemlerden olarak belirlemiştir.
Plân örneği isteminin yapılabilmesi için ilgilisinin kadastro müdürlüğüne başvurusu yeterlidir. Tescili gerektirmeyen bir işlem olan plân örneği istemi, kadastro müdürlüğünde tamamlanır.
2010/4 sayılı genelgede;
Aplikasyon; “Taşınmaza ait mülkiyet veya irtifak hakkı sınırlarının, tapu plânındaki bilgi ve belgelerine uygun olarak zeminde işaretlenmesini”
Aplikasyon krokisi ise; “Parselin aplikasyon ölçü değerleri ile parsel sınır noktalarının sabit tesislere ve kontrol noktalarına bağlı olarak zeminde alınan röperli ölçülerini gösteren krokiyi” İfade eder, şeklinde tanımlanmıştır.
2010/4 sayılı genelge aplikasyonu; talebe bağlı olarak yapılacak işlemlerden olarak belirlenmiştir. Lisanslı büroların kurulduğu yerlerde aplikasyon için ilk başvuru bu büroya (bürolardan birine) yapılır. Eğer lisanslı büro kurulmamışsa aplikasyon işlemi için başvuru kadastro müdürlüğüne yapılır.
Aplikasyon işleminin tescil yönü olmadığından işlem; başvurunun yapıldığı lisanlı büro ya da kadastro müdürlüğünde tamamlanır.
Yer gösterme 2010/4 sayılı genelgede; “Parselin veya bağımsız bölümün bulunduğu yerin, herhangi bir ölçü işlemi yapmadan paftası ile vaziyet ve bağımsız bölüm plânındaki şekil ve ölçü değerlerinden faydalanarak mahallinde ilgilisine gösterilmesini İfade eder”, şeklinde tanımlanmıştır.
2010/4 sayılı genelge yerinde göstermeyi; talebe bağlı olarak yapılacak işlemlerden olarak belirlenmiştir. Lisanslı büroların kurulduğu yerlerde ilk başvuru bu büroya (bürolardan birine) yapılır. Eğer lisanslı büro kurulmamışsa başvuru kadastro müdürlüğüne yapılır.
Yerinde gösterme işleminin, tescil yönü olmadığından işlem; başvurunun yapıldığı lisanlı büro ya da kadastro müdürlüğünde tamamlanır.
Birleştirme (tevhit) 2010/4 sayılı genelgede; “Birbirine bitişik birden çok parselin bir parsel haline dönüştürülmesini ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır.
Birleştirme işlemini teknik ifadelerle tanımlamak gerekirse;
Birleştirme (Tevhit); Tapu kütüğünün ayrı, ayrı sayfalarında kayıtlı, birbirine bitişik, iki ya da daha fazla parselin, ilgilisinin talebi üzerine İmar Yasasının 15 ve 16’ncı maddeleri gereğince tek bir parsel numarası altında birleştirilerek, kütüğün ayrı bir sayfasına tescili ile tek bir tapuya bağlanması işlemidir.
2010/4 sayılı genelge birleştirmeyi; talebe bağlı olarak yapılacak işlemlerden olarak belirlenmiştir. Lisanslı büroların kurulduğu yerlerde birleştirme için ilk başvuru bu büroya (bürolardan birine) yapılır. Eğer lisanslı büro kurulmamışsa başvuru kadastro müdürlüğüne yapılır.
* * *